RAHİMDE MİYOM (UTERİN FİBROİD)
Rahim miyomları
(leiomiyoma, fibromiyom, fibroid, rahimde ur) kadınlarda çok sık görülmektedir.
Kadınların yaklaşık % 65-75 'inde bulunur. Bunlar rahimdeki (uterus) düz
kaslardan gelişen iyi huylu kitlelerdir. Çoğu küçük boyutlu olup herhangi bir
şikayet oluşturmaz. Ancak bulundukları yer ve boyutlarına göre farklı
semptomlar verebilir.
Anormal vajinal kanamalar, alt karın ağrısı, idrar yapma hissi, barsak alışkanlığında bozulma gibi
şikayetler oluşturabilir. Vajinal kanama
önemli bir semptomdur. Kanama miktarının fazla (menoraji), düzensiz (metroraji)
ya da ikisinin birlikte (menometroraji)
olduğu şekilde görülebilir. Uzun süre tedavi edilmez ise anemi (kansızlık) meydana gelebilir. Miyomlar rahim de farklı
lokalizasyonlarda yerleşebilmektedir. Miyomlar rahim dışındaki zar altında (subseröz miyom), kas tabakası içinde (intramural miyom) ve rahim içini
kaplayan doku altında (submüköz miyom)
yerleşebilir. Daha nadir olarak rahim etrafındaki ligamanlar, rahim ağzı (serviks miyomu) ve tüplerde (fallop
tüpleri) yerleşim gösterebilir. Genelde birden fazla sayıda bulunurlar.
bulundukları yere göre vajinal kanama ve ağrı dışında tekrarlayan düşükler, kısırlık (infertilite) nedeni olabilirler. Çok nadiren sarkom olarak bilinen kanser dönüşümü olabilmektedir. Miyomlarda
östrojen hormonu reseptörleri olduğundan menapoz
sonrası küçülme eğilimindedir. Bazen dejenerasyon
dediğimiz miyomun iç yapısında bozulma gerçekleşerek yağlanma, kireçlenme (kalsifik miyom), nekroz (nekrotik miyom), kistik (kistik miyom), kanama odakları (hemorajik miyom) gibi değişiklikler gösterebilmektedir.
Özellikle subseröz yani rahim dış kısmında görülen büyük saplı miyomlar kendi etraflarında dönerek kan akımının bozulması
sonucu şiddetli karın ağrısına neden olabilmektedir. Batın ultrasonu yada
transvajinal ultrason (alttan bakılan ultrason) ile rahim miyomları kolaylıkla
saptanabilmekte olup yerleşim ve boyutları değerlendirilmektedir. Miyomların
rahimdeki ya da dışındaki yerleşimi, oluşturduğu şikayet ve bulgulara göre
medikal yada cerrahi tedavi yapılabilmektedir.